Wednesday, November 18, 2009

patpat

buralarda bu taşıt çok sık kullanılıyor ve kazası da çok sık oluyor. geçende mehmet böyle bir kaza için acile gitti, kaç kişi telef oldu. bu araca patpat yada lamborjini diyorlar. buraya geldiğimizde bize garip ve komik gelen şeylerden birinin resmini nihayet dün çekebildim.
 
Posted by Picasa
bizim evin arkasındaki okula bazı öğrenciler bu araçla geliyorlar. hadi hava iyiyken neyse de yağmurlu havada pek de iyi olmuyordur herhalde. ama yine de yağmur altında yürümekten daha iyidir. resimdeki araçta fazla çocuk yok, normalde daha fazla oluyorlar.
 
Posted by Picasa
dün mehmet nöbetçiydi. tüm akşamı tv karşısında koltuktan hiç kımıldamadan nette geçirdim. gece de geç yattım. bugün iş çıkışı spora gittim. aerobik yaptık. hiç bana göre değil. benim müzik kulağım ve ritim duygum hiç yok, kollarımı ve bacaklarımı bazen koordine bir şekilde hareket ettiremiyorum. daha önce altunizade kültür merkezinde 1 ay gitmiştim ve yanımdaki kadın bana neden ellerini yumruk yapıytorsun, serbest bırakmıyorsun diye sormuştu. o bunu söyleyene kadar ellerimi yumruk yaptığımı, bu kadar kasıldığımı hiç farketmemiştim. o gün farkettim ki aerobik benim için bir eziyet. bugün biraz daha iyiydi ama hoca beni ve zöhreyi (bizim teknisyen) en öne aldı ve ikimizin de pek başarılı olmadığımızı söyledi. ben de olanla idare et dedim. bana ritim duygusu kazandıracakmış, hadi bakalım...
benim için spor çok yorucuydu, biraz göğsüm ağrıdı ve 1-2 kez ara verdim. eve döndüğümde her yerim ağrıyordu. halbuki pazartesi aletlerle çalışırken hiç bir yerim ağrımamıştı.
bayram tatilinde 2 kardeşim yurt dışına çıkıyor. biri yardım derneklerinden biriyle güney afrikaya diğeri de suriyeye gidiyor. suriyeye gidene sedef sehpa veya sandalye siparişi verdim, bir de mücevher kutusu.

No comments: