Friday, December 07, 2007

Son günler zor geçermiş, benim de öyle. Sanki Mehmet yerine görevi ben yaptım. Yalnız hala gün saymaya başlamadım. Benim yerime Mehmet sayıyor.
Son 2 gündür Muhammed iyi, gece daha rahat uyuyor. Gece sadece 2 kez kusuyormuş. Dün ablam ona benim en son aldığım kitaptan biraz okumuş, çok güzel bir kitapmış, çok beğenmişler. O iyi olmasına rağmen canım biraz sıkkın, çünkü en son çekilen akciğer grafisinde sağ tarafta para gibi bir boşluk görülmüş. Bu durum genelde mantar ve tüberkülozda oluyor. Doktorları mantar üstünde duruyorlarmış. Akciğerde mantar enfeksiyonu immün durumu bozuk (aidsliler, kemoterapi alan hastalar) hastalarda görülüyor ve çok da ağır seyredebiliyor. Ölüm bile olabiliyor. İlk duyduğumda çok üzüldüm ama artık düşünmemeye çalışıyorum. Çünkü kendimi çok yıpratıyorum. Her sabah daha doğrusu öğlen kalktığımda önce ablamı arıyorum ve sesine dikkat ediyorum, sesi nasıl? Onun sesi iyiyse, Muhammed iyiyse ben de o günü rahat geçiriyorum. Büyük bir imtihanmış gerçekten.
Önceki gün mehmete mantı yapmaya karar verdim. Çünkü evden yapmazsam çalışmaya başlayınca hiç cesaret edemem diye düşündüm ve dün yaptım. Kıymalı ve patatesli (Mehmet kıyma sevmiyor) olmak üzere 2 çeşit. İlk yaptıklarım (kıymalılar) biraz büyük oldular ama sonrakiler daha normal boyuttaydı. Tadı gayet güzel oldu. Muhakkak tekrar deneyeceğim. Bugün de İnşallah uzun zamandır canımın istediği güllaçtan yapacağım.
Süre az kaldığı için hb’ den aldığım maeve binchy’nin scarlet feather’ına hız verdim. Artık elişi yerine elime alıp onu okuyorum. Nette mobilya araştırıyorum, istanbula gittiğimizde nereye bakacağımızı planlı bir şekilde yapmak için adreslerini ve nereden neyi beğendiğimi yazıyorum. Bir de fiyatları yazsaydı çok iyi olacaktı ama maalesef yok.
İsterdim ki istanbula gidince bol vaktimiz olsun, mehmetle gezelim, tiyatroya gidelim. Gidemediğim ajda pekkan( mehmete şu kadın ölmeden bir konserine gidelim diyorum. Mehmet ‘merak etme bu kadın hepimizi gömer’ diyor), mfö, erol evgin konserlerine gideyim. Pera müzesine ve koç müzesine gidelim. Arkadaşlarımla vakit geçireyim. Sonra mehmetle yurt dışına çıkalım ve 10. ülkeyi göreyim. Hepsi o kadar uzak gözüküyor ki, yurt dışı için sanırım önümüzdeki yaza kadar beklememiz lazım. Diğerlerini de zaten şimdi vakit olsa bile yapamam. Sadece bir istek, arzu işte. Yapacak olsam ablam ve Muhammed aklıma gelip suçluluk duyarım.
Neyse dün taksimden ameliyathanenin sorumlu hemşiresi, nedime abla aradı. Çok sevindim. Bugün bizim hocanın emekliliği için ameliyathanenin balkonunda kahvaltı düzünleyeceklermiş. Mehmetle istanbula gittiğimizde hocanın evine gidip ziyaret etmeyi düşünüyoruz. Herhalde çok sevinir.
Mardin deyrulzaferan ve urfa yazıları nasıl yazılacak bilemiyorum.

2 comments:

Anonymous said...

cigerdeki seyin ne oldugu kesinlesti mi? allah kolaylik ve sabir versin. ozellikler ablana. allah kimseyi de cocuguyla imtihan etmesin insh.

nerminn said...

hayır hala belli değil, babası bugün soracak. tüberküloz tanısı için 1 ay geçmesi gerekiyormuş. zaten tüberkülozdan ziyade mantar diye düşünüyorlar. İnşallah değildir.