Tuesday, July 17, 2007

3 aylar

Cuma günü Mehmet işten geldi ve pazara gitme konusunda ne yapacağımız konusunda biraz konuştuk. Önceki gün onu pazara sürükleyerek götüreceğimden bahsederken tam tersi oldu. Sıcakta canım hiç dışarı çıkmak istemedi ama kurutacağım patlıcanları düşününce zorla yerimden kalkıp hazırlandım ve pazara arabayla gittik.

Cumartesi sabah erkenden kalktık ve özel hastaneye gittik. Tek vaka vardı. Pek bilmiş bir kız çocuğu. İşimiz bitince eve gelip kahvaltı yaptık sonra da biraz şekerleme. Mehmet acil apandisit için hastaneye gitti. Oradan da özel hastane açılışına. Ben de evde yemek yaptım ve nette patlıcan nasıl kurutulur diye biraz araştırma yaptım. önceki gün pazardan aldığımız patlıcanların bir kısmını dolmalık bir kısmını ise keserek yemeklik olarak ipe dizdim. Benim şansıma alev gibi yana bu şehir birkaç gündür bayağı serin. Daha önce de yazdığım gibi Muhammed hastaneye geri yattı. Geçende kayınvalidemle konuştuk. ‘kızım sen çok üzülüyorsun, kendini bu kadar üzme. Bol bol dua et’ dedi. Haklı da. Sürekli aklımda. Bu hafta ablamın üst solunum yolu enfeksiyonu yüzünden her gün bir gündüz, bir de gece için muhammede bakacak eleman aradılar. Annem ilk yatırdıkları gece yanında kalmış ve Pazar günü aradığımda uyuyordu. Çok yorulmuş. Zaten annem çok dayanıksızdır, yorulunca, uykusuz kalınca ve bir de aç kalınca hemen hastalanır.

Pazar gününü evde geçirdik. Canım hiç dışarı çıkmak istemedi.

Pazartesi günü sabah geç kalktım ve kahvaltı sonrası hazırlanıp havuza indim (görüldüğü üzere mehmet’den izin aldım). Havuzda şafak hanım ders veriyordu ve beni görünce en çabuk öğrenen öğrencim diye beni taktim etti. Milletin meraklı bakışları arasında havuza girip yüzmeye başladım. Havuz yeni klorlanmış tadı çok kötüydü, çok acı geldi. Su yuttuğumda işkence gibiydi. Ama rengi yemyeşildi (önceleri maviydi) ve jakuzi çalıştığı için küçük havuzdan inen köpüklerle çok güzel görünüyordu. Sığ olan yerde 5-6 bayan ders aldığı için derin yerde tek başıma yüzdüm. Tek başına olmak çok da eğlenceli gelmedi. Ama kızlar gidip de son yarım saat havuz tamamen bana kalınca, fonda da Zuhal olcayın güzel bir parçası olunca kendimi çok iyi hissettim. 1.5 saat kadar havuzda kalıp çıktım. Eve gelince eskisi kadar çok yorulmamıştım. Tv karşısına oturup önce ak’yı aradım. Telefon numara uzaydan gelmiş bir numara gibi bakmış. Zaten aradığım herkes şaşırıyor bu numara da neyin nesi diye. Hb de yanındaydı. Bu arada ak mehmete bamyanın fiyatını sordum, 4 ytl imiş. Biz yarım kilo aldığımız için bana pahalı gelmemiş. Sonra bamyayı yapmaya başladım. Mehmet geldiğinde ilk defa yemek hazırdı ama karnım aç değil dedi. Yapacak o kadar işim vardı ki, sabah erken kalksam bütün işleri yetiştirebilirim diye düşündüm. Ama sadece gündüzleri ve akşamları bunu düşünüyorum sabahları hiç aklıma gelmiyor. Üç ayların ilk günü olduğu için hatim başlamak istiyordum ama bunu Mehmet gelmeden yapmak istiyordum ama olmadı. Akşam okudum. Uzun zamandır okumadığım için 10 sayfa ile başladım. Akşam bir de lemanı aradım. Servisin sorumlu hemşiresi. Eşiyle barışmış, ikinci çocuğu düşünüyormuş. Önceki gün de neclayla konuştuk. İstanbuldaymış. Pazar günü oy kullanacakmış ve pazartesi belki buraya gelecek. Mehmet bizde kalmasını teklif etti, belki gelir. Hb ve ak’ya da buraya gelmelerini teklif ettim ama onlardan ümitli değilim.

Dün çok güzel bir haber aldık. Beyazıtın kemik iliği uyuyormuş. Mehmete söylediğimde ‘belki eşkıyalık biraz da muhammede geçer’ dedi. Ümmühan da ‘chucky’ye iyi bakmak lazım’diyormuş.

biraz evvel mehmet aradı, cumartesi gününki vakanın parasını almış. buradaki tek kazandığım para.

herkesin mübarek 3 ayları hayırlı olsun.

2 comments:

Anonymous said...

Senin de mübarek olsun Nerminncigim.. Gözlerim doldu nedense , ben yine "homesick" oldum galiba. Cok sevindim Muhammed icin, tez zamanda iyilesir insallah.

nerminn said...

merahaba jujube
özlettin kendini
kemik iliğ uyuyor ama hemen nakil yapılmıyor. eğer kemoterapiye cevap vermezs son koz olarak kullanılıyor. hayırlısı artık.Allah yardımcıları olsun. eee neler yaptın? mail bekliyorum ona göre.