Sunday, October 24, 2010

geçen salı akşam ablamla döndük. aslında o 1 haftalığına ben ise 3 haftalığına gitmiştik istanbula. ama herşey benim planladığım gibi olmadı ve ben de ablamla dönmek zorunda kaldım. her zaman her istediğimiz olmuyor ne yapalım.
istanbulda hava sürekli yağışlıydı. gündüzleri gezdik akşamları kayınvalidemin evini temizledik. özellikle ablam bayağı yoruldu. geri döndüğümüzde mehmet ilk defa zayıflamışsın dedi. hastanede de süzülmüşsün dediler. pek mutlu oldum. şimdi evde sehpanın üstünde duran kahve dünyasından aldığımız kahveli ve bitterli çikolataları yememeye çalışıyorum. iki gündür de sebze yemekleri pişiriyorum. sanırım fazla uzun sürmez bu iş.
dün annem ve berat ankaraya gittiler. 1 gece kalıp döndüler.
kayınvalidemle biraz evvel telefonda konuştuk, hamam bomboş ve tertemiz. gelebilseniz ne güzel olur diyor.
tüm hafta sonumu dikiş dikmekle geçirdim. ikeadan aldığım kumaşlarla ablama ve ayşenura çanta diktim. nurayla kendime de ameliyathanede kullanmak üzere bone diktim. ben istanbuldayken nuray bana temizlik için kadın bulmuş, sağolsun. bu çarşamba yeni kadın gelecek.
hastanede sayımız 4 kişi olduğu için (5. dr da yolda sanırım bu ay başlar) yapacak iş fazla olmuyor. sıkıcı bir durum.
daha fazlasını yarın hastanede yazıp yayınlayacağım İnşallah.

No comments: